mükemmelliyetçi baba

Mükemelliyetçi Baba Figürü

Bir öykü …

Ömer.

Doktor Ömer’e balon uzattı, doktora gitmeyi her çocuk gibi o da pek sevmiyordu. Kaygıları artıyordu, canını acıtacaklar zannediyordu, oysa annesi iğnenin hepsinin koluna batırılmadığını sadece ucunun değdiğini hatta içindeki ilacın aslında canını acıtan olduğunu anlatmıştı birçok kere.  Canı çok sıkılınca çikolata yediğini  bunların da benek benek kırmızılıklar yaptığını da biliyordu, nelere canı sıkılmıştı bu aralar? Benekleri neden artmıştı?

Doktor Ömer’e balon uzattı beyaz sakallı bu doktor çocukları seviyordu galiba. Ömer, balonu hemen şişirmek istedi,

Doktor: ‘ sonra’ dedi ,

Ömer : ‘şimdi…’ diye ısrar etti.

O an ortamda sessizlik oldu.  Bu sevimli  çocuk hastasının kaygılarını azaltma çabalarına karşılık Ömer’in bu tavrı doktoru ketlemişiti. Sinirlenen yaşlı doktor sadece beneklerine hızlıca bakıp konuşmadan krem yazıp odadan gönderdi Ömer ve annesini. Ömer neden böyle davrandığını ya da ona neden böyle davranıldığına anlam veremeden, şişiremediği balonu ile odadan üzgün ayrıldı.

Odada olanlar neydi?

Doktor  beyaz sakallı ve küçük hastamızda erkek, Ömer’in babası ile alışmış olduğu ilişki biçimine bakmak gerekir. Odada babası ile olan ilişki biçimini sürdürüyor olabilirdi Ömer. Ev ortamında baba figürü fazlaca yasaklar mı koyuyordu? Engellemelerin olduğu, duygusunu açıklamasına izin verilmediği bir ortam mı mevcuttu? Hayır denilen bir şeyi yapınca negatif ilişki üzerinden azar işiterek ilişki ya da istediği ilgiyi elde etmeyi mi öğrenmişti Ömer? Kendini cezalandırıyordu bilmeden. Cezalandırılınca sonrası oluşan peki bu rahatlama neydi? Haketmişti azarı, babasını, baba figürlerini kızdırmıştı çünkü.

Peki gerçekten balon şişirme ile ilgili yeteneğini sorgulamış olabilir miydi doktorun odasında?  Erkek figürler karşısında yetersizliği aklına gelmişti. Balon şişirerek, yapabildiğini göstermek istemişti, bugün bu balon olur yarın top sektirmek olur diğer gün sakız patlatmak olur. Başarılı olursa babası onu daha çok sevecek, bir alanda başarı gösteremezse babasının ona karşı olan sevgisi azalacak gibi hissediyordu. Bütün çabalarının,  doktorun odasındaki  gem vuramadığı balon şişirme isteğinin sebebi buydu. Sevilmek…

Gerçekten yetersiz miydi? Yoksa mükemmeliyetçi baba figürü mü vardı evde ?

Mükemmeliyetçi baba figürüne sahip Ömer’in yeteneğinde de beceri alanlarında da yaşıtlarından geri olduğunu varsayarsak , bu ilişki örüntüsü devam ederse;  Ömer, yenilgiyi hemen kabul eden, hemen pes eden bir yapıya sahip olabilir diyebilir miyiz? Evet.  Ya da sevgi alabilmek pahasına azarlar işittiği, ortamlarda ‘yaramaz’ çocuk etiketini alan, sevimsiz bulunulan bir çocuk olabilir mi? 

Evet.

Aslında görmeyi denersek Ömer’in tek istediği, koşulsuz şartsız sevilmek, duygularını ifade etmek ve dinlenilmekti.